Yelda, Ümraniye Escort en kenar mahallerinden birinde yaşıyordu. Çocukken oyun oynadığı sokaklar, şimdi gece yürüyüşlerine ev sahipliği yapıyordu. Dışarıdan bakan biri onun ne iş yaptığını kolay kolay anlayamazdı; yüzü sakin, adımları ölçülüydü. Ama geceleri, bu semtin sessizliğini bilenler, onun adımlarını da tanırdı. Uzun zaman önce başka bir hayatın kapılarını kapatmış, kendi yolunu çizmişti. Kimseye hesap vermeden, kimsenin merhametine ihtiyaç duymadan.
Kendini Korumanın Bedeli
Ümraniye Escort Yelda bu işe tesadüfen girmedi. Genç yaşta annesini kaybettikten sonra babasının evinden ayrıldı. İlk işini bir çay ocağında buldu, ama patronunun ilgisi kısa sürede tehdide dönüştü. “Kendine dikkat edersen, hayatta kalırsın,” demişti kadın. O günden sonra Yelda kendi kurallarını belirlemeye başladı. Zorbalıktan, kontrol edilmekten, bağımlılıktan nefret etti. Ne bir pezevkin emri altına girdi, ne de başkasının korumasını aradı.
Geceleri taksiye binmeden önce çevresine bakar, her detayı kafasına yazardı. Dönüşte her zaman aynı duraktan iner, evine aynı yolu kullanarak giderdi. Güvenlik onun için bir içgüdüydü artık. Kendini korumak, duvar örmekle değil, dikkatli olmakla mümkündü. Bu yüzden kime ne kadar yakın duracağını hep kendisi belirlerdi.
Bir gün mahalledeki bir genç ona sokakta seslendi: “Ablam diyor ki, sen çok güçlü bir kadınsın.” Yelda bir an durdu, gözlerine baktı çocuğun. “Ablan haklı,” dedi, “ama güç bazen yalnız kalmayı gerektirir.” O an, çocuk bir şey anlamadı belki, ama Yelda anal içten içe iyi bir şey bıraktığını hissetti.
Ümraniye’nin sınırında, geceyle barışmış bir kadın olarak, hâlâ dimdik yürümeye devam etti.
Bir yanıt yazın